- kırıntılar
- обло́мки (мн)
Türkçe-rusça sözlük. 2013.
Türkçe-rusça sözlük. 2013.
talaş — is. Testere ile biçilen veya rende, matkap, törpü vb. araçlarla işlenen bir şeyden dökülen kırıntılar Birleşik Sözler talaş böreği talaş kebabı … Çağatay Osmanlı Sözlük
un ufak etmek — çok ufak kırıntılar durumuna getirmek, parçalamak O solucanları un ufak eden çocukların hırsına kapılmıştı. T. Buğra … Çağatay Osmanlı Sözlük
un ufak olmak — çok ufak kırıntılar durumuna gelmek, parçalanmak ... bir yer sarsıntısı ile un ufak olan evlerde yaşıyorlardı. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
HİBEK — (C.: Hubük) Rüzgârın lâtif estiği zaman denizde veya kumda meydana getirdiği yol yol kırıntılar ve dalgacıklar. Saçların kıvırcıklığından hâsıl olan dalgalanmalar. Kelimenin aslı olan habk sıkı bağlayıp muhkem kılmak; ve kumaşı sıkı, sağlam ve… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MUZAGA — Çiğnenen lokmadan ağızda kalan kırıntılar … Yeni Lügat Türkçe Sözlük